Ali İhsan Yavuz İstanbul hakkında önemli açıklamalarda bulundu
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, partisinin genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında değerlendirmelerde bulundu ve basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
AK Parti’nin talebi üzerine İstanbul’da oyların sadece yüzde 6’sı sayılmışken farkın 29 binlerden 14 binlere indiğine işaret eden Yavuz, bunu CHP Sözcüsü Faik Öztrak’ın da ifade ettiğini söyledi.
Öztrak’ın “Bu kişiler sandık kurullarının başına getiriliyorsa sorumluluk sizin idari amirlerinizde” açıklamasını hatırlatan Yavuz, “Faik Bey, muhtemelen bilmiyor. Ya kendisini yanıltıyorlar ya da işine böyle geliyor. Ama ben yine de bilmediğini düşünmek istiyorum.” diye konuştu.
“5 bin kişi de o listenin dışından yerleştirilmiş”
Seçim Kanunu’nun 22. maddesini okuyarak CHP’li Öztrak’ın iddiasına cevap veren Yavuz, mülki idare amirlerinin ilçe sınırları içerisindeki kamu görevlilerinin listesini seçim kuruluna teslim ettiğini, seçim kurulu başkanının ise bu listeden kura çekimiyle sadık sayısının 2 katı oranında ismi belirleyerek, engeli olanları çıkarmak suretiyle, kalanları sandık başına görevlendirdiğini anlattı.
Kanunun bu kadar net ve açık olduğunun altını çizen Yavuz, “16 bin kişi o listenin içinden yerleştirilmişken, 5 bin kişi de o listenin dışından yerleştirilmiş. Mülki idare ya da Faik Bey’in ifadesiyle ‘sizin idari amirleriniz’ diyor ya, böyle bir durum yok. Listenin dışına çıkan ve bu imkanı, hakkı, görevi kullanan ilçe seçim kurulu başkanları. O zaman bunu nasıl böyle söyleyebiliriz?” diye sordu.
Yavuz, CHP Sözcüsü Öztrak’a şöyle seslendi:
“Hem kendileri hem biz demokrasiye, cumhuriyete, güvenli bir biçimde seçimlerin yapılmasına tarafız ve böyle olmalıyız. Bakın biz, rakip partiler olabiliriz. Bir ili birimiz almaya çalışırız, başka bir ili başka bir parti alır. Bunlar demokrasinin güzellikleri. Burada bir sorun yok. Meşru, yasal olan bütün yollar kullanılmak suretiyle orayı kazanmaya çalışmak yadırganacak bir şey değildir. Ama biz diyoruz ki bu usulsüzlükler aslında hiç bu işi yapmayacak olanların elinden sadır olmuş usulsüzlüklerdir. O zaman geliniz hep birlikte bunun takipçisi olalım. Bunu polemik konusu yapmadan, başka yerlere çekmeden irdelememiz gerekir. ‘Siz iktidar değil misiniz?’ Evet biz iktidarız ama yargı bağımsız.
Yargının bağımsızlığı diye bir şey var. Bu yetki zaten onun için verilmiş. Denmiş ki yargı bu yetkiyi bağımsız ve tarafsız şekilde kullansın. Biz diyoruz ki bu böyle tam kullanılmamış. Hatta iktidar partisinin yetkililerinden daha fazla CHP yetkilileri takipçisi olmalıdır. Bütün dünyada bu böyledir.
Gelin burada bir sorun var, el birliği içinde bunu takip edelim. Dediğim bu. Sandık kurulu başkanları bu listenin dışına çıkmış. Sadece bu kadar mı? Hayır. Kamu görevlisi olmayanlardan da var. İlçe dışına çıkamaz, ilçe dışına çıkmış bu görevleri alırken. İl dışına çıkamaz, il dışına çıkmış. Kamu görevlileri dışına çıkamaz, kamu görevlileri dışına çıkmış. Bir kısım akrabalar özellikle yerleştirilmiş. Bizim başka fark ettiklerimiz var. Bu kadarı yetiyor da ama bu işin dahası da var.”
“Seçim kurulları bu sandık başkanlarının listesini kimseye vermez”
Bunlara zamanında niye itiraza etmediklerine ilişkin bir soruya Yavuz, “Seçim işleriyle ilgilenen her kişi bilir ki seçim kurulları bu sandık başkanlarının listesini kimseye vermez. Onun dediği eğer parti üyeleriyle ilgili olsaydı iş değişirdi ama sandık kurulu başkanlarına ilişkin ilçe seçim kurulları partilere bilgi vermiyor.” dedi.
“Bu işte bir şey var”
Listelerin seçim kurulu başkanının gözetiminde yapıldığını kaydeden Yavuz, “Bize de güvenmek düşüyor. Bugün ortaya çıkıyor. Görev yapınca anlıyoruz kim yaptığını… Mülki idare amirlerinin teslim ettiği listeleri görüyoruz. Bakıyoruz ki bu işte bir şey var.” dedi.
“Büyükçekmece’ye ilişkin olağanüstü itirazımızı da yapıyoruz”
Öztrak’ın “AK Parti’nin Büyükçekmece’de talebini geri çektiği” iddiasını yalanlayan Yavuz, “Yok böyle bir şey, nereden çıkıyor. Biz, Büyükçekmece’yle ilgili bütün itirazlarımızı yaptık. Bugün Büyükçekmece’ye ilişkin olağanüstü itirazımızı da yapıyoruz.” dedi.
Büyükçekmece’de daha farklı usulsüzlükler yapıldığına dikkati çeken Yavuz, “Faik Bey’in dediği gibi seçmen farkı o kadar yok filan değil. Siyasi anlamda işimize geldiği gibi rakamları eğer biz kamuoyuyla paylaşırsak, bu kamuoyunu yanıltmak olur. Sandık seçimin namusu diyorsak o zaman bu sandıkta olup biteni net bir şekilde ortaya koymak gibi bir mecburiyetimiz var. Bizim yaptığımız bu.” diye konuştu.
Büyükçekmece’de 2017’de bir işçinin ilçe nüfus müdürlüğünde görevlendirdiğini anlatan Yavuz, bu kişinin iskana açılmamış bir yeri, bir tır garajını numaralandırdığını, bir okulu, bir arsayı ev gibi gösterdiğini ve seçmen kaydı yaptığını aktardı.
“Bizim ’51 sandığı sayın’ şeklinde bir talebimiz de yok ortada”
YSK’nın “İstanbul’da oyların tamamının sayılmasına gerek yok, 51 sandıkta oylar yeniden sayılsın” kararına ilişkin Yavuz, şu değerlendirmede bulundu:
“YSK’nın kararları hepimizi bağlar. Ama bu kararları eleştirme hakkımız var. Bu 51 sandığın sayımına karar verilmesini gerçekten anlamış değilim. Biz bu 51 sandığı dedik ki şurada tutanak yapılmamış, şurada çetele, çizelge oluşturulmamış örnekler bunlar dedik, bunlara ilişkin bir sayım istemedik. Bu örneklerler birlikte yüzlercesi, binlercesi var dedik. Bu şimdi neyi değiştirecek, hiç bir şeyi. O zaman bizim taleplerimize dönük ya tam anlaşılamamış, bir karar verilmiş değildir. Bu 51 sandığı saymanın hiçbir anlamı yoktur. Bizim ’51 sandığı sayın’ şeklinde bir talebimiz de yok ortada.”
YSK’nın ne kayda girildiğini adım adım gördüğünü dile getiren Yavuz, “Kaynak, YSK’nın elinin altında. Bakın ve bir karar verin, dedik.” dedi.
“YSK’nın bu kargaşayı ortadan kaldırması gerekirdi”
İstanbul’da çok kargaşa bir durum olduğunu belirten Yavuz, “Bazı ilçelerde oyların tümünün sayımına karar verilmiş, bazı ilçeler sadece geçersiz oyların sayımına karar vermiş. Bazı ilçelerde torba açılıyor, torbanın içinde maddi usulsüzlükler, eksiklikler varsa o bilakis geçerlisine, geçersizine bakmadan sayılıyor. Ama bazı ilçelerde sayılmıyor. Böyle birçok farklı uygulama ortaya çıkmış. En üst merci olan YSK’nın bu kargaşayı ortadan kaldırması gerekirdi. Bu kargaşa, şaibe, şüphe ortadan kalkmadı.” diye konuştu.
Oyların sayıldığı yerlerde çok büyük usulsüzlükler olduğunu gördüklerini vurgulayan Yavuz, “Sandıkların yüzde 6’sı sayıldı, fark 14 bin. Bir de yüzde 20’si sayılsaydı ne olacaktı, manzara çok netti. Bu sandığın manzarası çok net. Gidişattan anlıyoruz. Bu kadar saymamıza rağmen fark oralardan buralara düşmüşse, tamamı sayılsaydı, ne olacaktının resmidir bu.” dedi.
“’İstanbul’da seçimin yenilenmesini istiyoruz’ diyeceğiz”
Yavuz, 298 sayılı kanunun 130’uncu maddesinin olağanüstü itiraz yolunu öngördüğünü belirterek, “Biz de bu yolu kullanarak, bütün bu anlattıklarımızı ve bugün dile getirdiklerimizi de dilekçemize işlemek suretiyle diyeceğiz ki; seçimin sonucunu çok net etkileyecek, seçimin sonucuna çok net müessir olacak olaylar ve haller var. Onun için bu olağanüstü itiraz yolunu kullanıyoruz. ‘İstanbul’da seçimin yenilenmesini istiyoruz’ diyeceğiz.” dedi.