Ne yediğimiz belli ne içtiğimiz

Tarım ve Orman Bakanlığı gıdada taklit ve tağşiş listesini sürekli güncelliyor. Uygulamanın ilk hayata geçtiği günlerde en büyük endişem listenin güncel tutulup tutulmayacağı ile ilgiliydi. Dorusunu söylemek gerekirse endişem boşa çıktı. Bakanlık yetkilileri gıdada tüketicinin sağlığını tehdit eden ürünlerin listesini analiz sonuçlarıyla birlikte güncel olarak yayımlıyor. Bu listeye son olarak 30 yeni ürün daha ekledi. Yetkililerinin açıklamalarında; yapılan denetimler sırasında bitkisel karışımlı macunda ilaç tespit edilirken tatlı biberde ve sıvı yağında gıdada kullanımına izin verilmeyen boya, lahmacun harcında ve dana etinde tek tırnaklı eti bulunduğunu tespit edilmiş. Ve yetkililer hiçbir firmanın göz yaşına bakmadan analiz sonuçlarını ifşa etti.
Söz konusu gıda olunca insan sağlığı açısından telafisi güç olan bir durumla karşı karşıya kalıyoruz ve haliyle tüketici hakları adına daha duyarlı oluyoruz. İfşa edileceğini ve ceza alacağını bile bile bir firma daha çok para kazanmak adına tüketici sağlığını hiçe sayan ürünleri nasıl piyasaya arz eder? Aklımız almıyor.
Bütün bu gelişmeler yaşanırken Greenpeace Türkiye’nin 2024 pestisit karnesini de yayımlandı. Bu karnede endişe veren sonuçlar var. 14 tür sebze ve meyveye de 155 ayrı örneğin analiz sonucu; ürünlerin yüzde 61’inde birden fazla pestisit kalıntısı, yüzde 43’ünde ise en az bir PFAS’li pestisit kalıntısı saptanmış.
Araştırmanın en ilginç tarafı ise analiz sonuçlarında çocukların pestisitlerden en çok etkilenen grup olduğu ve gelişim süreçlerinin tarım kimyasalları yüzünden sekteye uğradığı.
Uzmanlar çok net uyarıyor. Pestisit ve diğer kimyasallara maruz kalmak, böbrek, kemik ve akciğer hastalığına neden olabiliyor. Pestisitler sinir sistemini etkileme potansiyeli taşıdığı gibi aynı zamanda zehirli ve kansere yol açan kimyasallar.
Hal böyleyken ilgili bakanlığın özellikle insan sağlığını çok yakında ilgilendiren bu konularda daha duyalı olması gerekiyor. Biz tüketiciler gıda maddelerinde yapılan ne hileyi ne taklit ve tağşişi tespit edebilme ne de zirai ilaç kalıntısını anlayabilme şansına sahip değiliz. Tek güvencemiz kurum yetkililerinin yaptığı denetimler ve sonrasında yapılan işlemler.
Art niyetli firmalar hile yapmaktan ve taktik değiştirmekten yorulmasa da biz yazmaya ve tüketicilerin haklarını korumaya bu konuları gündemde tutmaya kararlılıkla devam edeceğiz. Gıda konusu öyle önemli bir konu ki kadın, çocuk, yaşlı, engelli demeden toplumun her kesimini yakından ilgilendiriyor. Aman ne olur demeyelim bilinçli tüketiciler olarak özellikle yerken içerken ifşa edilen firmaların ürün ve markalarını tercih etmeyelim.
eetiket dergisi/30.04.2025