Boykottan Asla Vaz Geçme
Gazze’de tüm dünyanın gözünün içine baka baka katil İsrail’in soykırımı devam ediyor. İnsanlık adına tüm girişimler sonuçsuz kalıyor. Bir yandan zulüm bir yandan açlık can alıyor. Öyle ki rakamların değeri kalmadı. Bebekler, kadınlar, yaşlılar hasılı masum insanlar gözlerimiz önünde katlediliyor. İnsani yardımlar ya gasp ediliyor ya imha. Bir film sahnesi izler gibi izliyoruz tüm yaşananları. Sosyal medya haberi gibi yukarı kaydırıp duruyoruz olan biteni. Zulmün arşa uzandığı bir zamanda ne söz ne de yazı kifayet ediyor.
Bütün bunlar yaşanırken İsrail ürünlerinin kararlılıkla boykot edilmesi gerektiğini her platformda güçlü bir şekilde haykırıyoruz. Zira 12 yaşındaki oğlum her gittiği yerde yediği dondurmanın, içtiği içeceğin markasını sorgular oldu. Gün boyunca boykot markası olan suyu almamak için su içmeden gezdiğine şahit oldum. Çocuklarımız daha duyarlı. Tarafını net belli ediyor.
Batı’da ise bambaşka bir mevsim yaşanıyor. İnsanlık adına yükselen haykırışlara büyük bir şaşkınlıkla şahit oluyorum. Futbolda Celtic taraftarlarının Filistin duyarlılığı her seferinde beni duygulandırmıştır. UEFA’nın yasağına yöneticilerin uyarılarına rağmen taraftar korkmadan, yılmadan ve cesaretle itiraz etmeye zulme karşı mazlumların yanında olmaya devam ediyor.
Ülkemizde özellikle boykotun etkili olup olmadığı yönünde çeşitli yorumları müşahede ediyorum. Bir kafa karışıklığı olduğu gerçek. Bu konuda millet olarak yeteri kadar etkili olduğumuzu söylemek ise pek mümkün değil. Fakat sadece boykot ürünlerini satın alma konusunda hassasiyet göstermek yeterli olmuyor. Tüm toplum tarafından boykot olarak ilan edilen ve hassasiyet gösterilen bir markanın reklamının yapılmasında da beis yok mu? Gazze’de olan bitenleri büyük bir duyarlılık ile ekranlarına taşıyan bazı medya organlarının söz konusu boykot edilen ürünlerin reklamlarını yapmaya gelince aynı hassasiyeti göstermediğine maalesef şahit oluyoruz. Koca koca kurumlar tüm dünyada tereddütsüz boykot edilen ürünlerin markaları ile sponsorluk anlaşmaları yapmaya devam ediyor. Spordan sanata tüm kesimlerde boykot markaları ile iş birliği yapmak neredeyse olağan bir hale geldi.
Bütün bu yaşananlardan sonra kendi kendimize sormanın bir anlamı kalmıyor; zalim bu cesareti nereden buluyor, zulüm neden devam ediyor? Her şeye rağmen boykottan asla vaz geçmeyelim.
Ömer Keser