Tüketicilerin mağdur olduğuna inandığım her konuda bir şeyler yazmaya, seslerini duyurmaya ve çözüm önerileri sunmaya çalışıyorum. Elbette kimi zaman çağrılarımız karşılık buluyor, kimi zaman ise yetkili kurumlar üç maymunu oynamayı tercih ediyor. Yine de pes etmiyoruz. Çünkü kalemimiz sadece eleştirmek için değil, çözüm aramak için de var.
Bugün bu köşeden kaleme aldığım bazı yazılar sonrasında yaşanan gelişmeleri sizlerle paylaşmak istiyorum.
“Ücreti Yol mu, Ücretsiz Eziyet mi?” başlıklı yazımda, Kurban Bayramı’nda yola çıkan vatandaşların radar ve trafik tabelalarına adeta tuzak gibi yakalandığını dile getirmiştim. O yazıda, “Bayramda karayollarında uygulanan hız limitleri ve radar uygulamaları Ulaştırma ve İçişleri Bakanlıklarını trafik güvenliği ve adil denetim için ortak bir komisyon kurmak zorunda bıraktı” demiş ve şu çağrıda bulunmuştum:
“Sonucun, eğer varsa, yapılan haksızlığın giderilmesi yönünde olmasını temenni ediyoruz.”
Nihayet sonuç geldi. İki bakanlığın ortak çalışmasıyla seyir hızını bir anda 50 km’ye kadar düşüren hatalı levhalar yeniden değerlendirildi ve 19 bin 46 trafik levhası söküldü. Basında yer alan haberlere göre, trafikte gizlenen radarlar konusunda da yeni bir adım atıldı: “Radar var” uyarısının sürücülerin telefonlarına düşeceği bir mobil uygulama geliştiriliyor. Ayrıca yeni bir kanun teklifi de Meclis gündeminde. Şimdiden hayırlı olsun.
Ağustos ayında yayımlanan “Hakkını Arayan Tüketici Kazanıyor” başlıklı yazımda, bir özel hastanenin benden haksız yere tahsil ettiği ücreti itirazlarım sonucu iade ettiğini anlatmış ve şu soruyu sormuştum:
“Bu hastaneleri denetlemekle yükümlü olan kurumlar yapılan bu usulsüzlüklerin farkında değil mi?”
Bu hafta başında basında yer alan haberler, o sorunun cevabı niteliğinde: SGK, özel hastanelerde yapılan yanlış faturalandırma, gereksiz tetkik, mükerrer işlem ve fazla ücretlendirme gibi nedenlerle yürüttüğü denetimlerde yaklaşık 1 milyar TL ceza kesti.
Yalnızca 2024 ve 2025’in ilk altı ayında 13.477 özel hastane denetlenmiş, bunlardan 12.764’ünde usulsüzlük tespit edilmiş. Yani neredeyse hatasız çalışan özel hastane yok denecek kadar az. Bu tablo bile özel hastaneler konusunda yaşanan mağduriyetlerin ne kadar vahim boyutlara ulaştığını açıkça gösteriyor.
Bir diğer konu da, sizlerin de yakından bildiği gibi, iletişim firmalarıyla ilgiliydi.
“Depremde Yine Sınıfta Kaldılar” başlıklı yazımda operatörlere seslenerek şöyle demiştim:
“İletişim artık lüks değil, büyük bir ihtiyaç. Bu alanda yüksek vergi de yüksek zam da kabul edilemez.”
Bu hafta BTK’dan önemli bir açıklama geldi: Turkcell, Türk Telekom ve Vodafone artık belirlenen üst sınırların üzerinde ücretlendirme yapamayacak. Ayrıca, 5G yatırımı veya ihale ödemesi gibi gerekçelerle yapılan keyfi zamların da önüne geçilecek. Bu düzenleme, “tarife değişikliği” bahanesiyle tüketiciyi zam yağmuruna tutan operatörlere karşı bir fren işlevi görecek gibi görünüyor.
Bütün bu gelişmeler, tüketici hakları açısından umut verici. Amacımız üzüm yemek, bağcıyı dövmek değil. Ancak bir ihlal, bir mağduriyet varsa; yazmak, duyurmak, ikaz etmek bizim görevimiz.
TÜİK tarafından açıklanan 2025 Kasım ayı TÜFE rakamını değerlendiren Tüketici Birliği Federasyonu Market Endeksi Çalışma Grubu…
Okula başlama yaşı değişiyor mu? Milli Eğitim Bakanlığı yeni düzenleme için çalışmayı başlattı. Amaç akran…
Türkiye İstatistik Kurumu, kasım ayına ilişkin enflasyon rakamlarını açıkladı. Kasım ayında enflasyon 0,87 oldu. Yıllık…
Artık kendimizi kandırmayı bırakalım: Kumarın yasalı, yasadışısı yoktur. Hangi tabelanın altında oynanırsa oynansın kumar kumardır;…
Ticaret Bakanlığı, lokanta, restoran, kafe, pastane ve benzeri yiyecek içecek hizmeti sunan işletmelerin tüketicilerden zorunlu…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın resmi davetlisi olarak Türkiye'ye gelen Vatikan Devlet Başkanı Papa 14. Leo,…